Ann Chamberlin Sözleri

Ann Chamberlin Sözleri

Ann Chamberlin’in eserleri, genellikle kadın kahramanların güçlü duruşunu, toplumda kadınların rollerini ve geçmişin gölgelerinde kalmış hikâyeleri işler. Özellikle İslam dünyası ve Orta Doğu’nun kültürel ve tarihsel zenginliklerini ele alır.

Eserleri, hem tarihseverlere hem de zengin kültürel detaylarla örülü kurgusal hikâyeler arayan okurlara hitap eder. Ayrıca Chamberlin, tiyatro oyunlarıyla da tanınır ve bu eserlerinde toplumsal eleştiriler ön plana çıkar.

Ann Chamberlin En Güzel Sözleri

* Ben kılıcımı kime bırakacağım?

* Üç şey saklanmaz: aşk, yalan ve duman…

* Mutsuzluğun bedeli parayla ödenebilir mi?

* İnsanların dinleri imanları paraydı adeta.

* Eğer herkes denk olsa iyi insan bulamazsın.

* Ona gerçek düşüncelerimi itiraf etmeli miyim?

* Sözüm ki tek sana geçmez, Celladımsın ey zaman!

* Allah’ın bu insanlara merhamet etmesi gerekmez miydi?

* Ama hem dua edip hem de yüreğinde kötülük taşıyan insanlar yok mu?

* Bazı ailelerde kız çocukları daha makbul evlatlar olarak addedilir.

* Sol tarafımda bir ağırlık hissediyordum, sanırım kalbim kırılmıştı…

* Gerçek Azrail geldiğinde ben onu durdurabilir miydim, kılıcım onu yenebilir miydi?

* Kadınların sevgisine ne kadar ihtiyacı vardı, ama kimse ona bunu vermiyordu artık.

* Pek çok hırslı ve yetenekli kadın başarı uğruna erkeklerden daha fazlasını feda etmeye hazır.

* Oradaki büyünün nasıl yapıldığını bilmelisin, o soyulmuş ağaç dallarını ve ipe atılan düğümleri..

* Acı çekmek hiçbir şey hissetmemekten iyidir. Kendimi canlı hissediyordum, yeniden yaşamaya başlamıştım.

* Erkeklerin olduğu yerde dogmalar vardır ve dogmaların yerlerde de kan. Bu tarihi kanla yazabilir misin?

* Doğunca öldürmeseler de büyüdüğünde rahatlıkla öldürebilir babalar kızlarını. Onurlarını korumak adına…

* Yüce Allah, cihada katılanlara kurtuluşu vaat ediyor, peki buna dahil olmayan kadınların durumu ne olacak?

* Oğluma her şeyimi vermiştim, madden… Manevi yönü olan şeylerin gerçek değerini anlaması bence mümkün değildi.

* Bir erkek ailesi, kadını, haremi hakkında konuşmaz, onlarla ilgili olarak ne kıvancını ne de utancını paylaşır…

* Türk kadınlarının Amerikalı hemcinslerine göre erkek işi denilen işlerde çok daha fazla özgüven sahibi olduklarını söylüyor.

* Bazen, Allah’a ulaşabilmek için gidilen yollarda onun kurallarını bile çiğnemek gerekebilir. Yollar birer araçtır, amaç değil.

* Senin için bunca yıl fedakarlık yapmış olan beni, seni seven, sana senin kalbinden bile daha yakın olan beni neden istemiyorsun?

* Yüzlerini kapatarak kötü bakışlardan kendilerini sakınan ve bu şekilde bireyseliklerini yitiren Türk kadınları acaba neler hissediyorlardır?

* Umutsuzca özlerim sevilmeyi, boğazın mavi suları sürükler kederimi, gümüş aynalar bir türlü göstermez benliğimi, bilsem ki açıktır kapısı, yine de terkedemem kafesimi.

* Devekuşunun kafasını kuma gömmesi gibi her şeye sırtını dönerek burada yaşayamazdı. Kötülüklerden bu şekilde uzak kalmak ona anlamsız geliyordu, yaşamak istiyordu, özgürce…

* Halid bin Velid’le ilgili okudukları hoşuna gidiyordu, ne de olsa Fatih onun büyükbabasıydı. Ayrıca annesi de bu hikayelere kendi hikayelerini katıyor ve bu da Rayiha’nın hoşuna gidiyordu.

* Güçlü, baskın, kışkırtıcı yasemin kokusu daha önceki her şeyi silip süpürerek genzime dolmuştu. Yasemin, yalnız ve yalnız Safiye’nin kokusu olabilirdi, ya da bir zamanların Sofia Baffo’sunun.

* İslam bile kadının erdemsizliğinin cezalandırılmasına izin vermiştir. Bir erkeğin utancını kendi elleriyle temizleme hakkı vardır. Yalnız bunun verdiğini de sadece bir hadıma itiraf edebilir.

* Zavallı amcamın daha önceki İstanbul deneyimimde eyguzelsozler.com bana öğrettiği şeyleri hatırlıyordum. Evet, pazarlık bu kentte çok önemliydi, en zengin tüccarlar da, en yoksul ev kadınları da aynı usullerle bir malı daha ucuza almanın peşindeydiler.

* Bu kadın benim karımdı. Mistik ve sembolik anlamda o benim karımdı. Bu doğruydu. Bensiz yarım sayılırdı ve benim hayatım da onsuz hiçbir şey ifade etmezdi. Bu benim onun önünde diz çöküp, “Benim evleneceğim adam nasıl biri?” diye sorduğu soruya cevap verdiğim andan beri böyleydi.

* Dünya bizi bireyler olarak görmeye başlayınca, soyup değiştirmeye de başlar. ‘Her şeyi yapabilirsin’ der, ‘ama artık asla, asla gençliği denememiş biri gibi değil, küçük aciz adamın küçük aciz oğlu, ya da kızı…’ Ama bir insanın yüzünden tüm bu yaşanmışlığı da çeker alırsanız orada ne kalır? Özgürlük de yok olur, güç de…

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.