Üstün Dökmen Sözleri

Üstün Dökmen’in popüler eserlerinden bazıları “Küçük Şeyler” serisiyle tanınır. Bu kitap serisi, bireylerin hayatta karşılaştıkları küçük olaylar ve günlük hayatın detayları üzerinden yaşam felsefesi ve psikolojik bakış açıları sunar. Dökmen aynı zamanda aynı isimli bir televizyon programı da yapmıştır. Bu programda insan ilişkileri, duygusal gelişim ve günlük yaşamda karşılaşılan sorunlar ele alınmıştır.
Üstün Dökmen Sözleri Kısa
* Sır tutmasını bil.
* Güven tek kullanımlıktır!
* Fedakarlık çiçeğin köküdür.
* Tanrı, insanı insandan korusun!
* İnsanın bencilliğine sınır yok.
* Sevmek yeterli değil. Anlamak da gerekli.
* İkiyüzlülük sadece sahibi tarafından görülemez.
* İnsanlara doğru değer ver, hak etmeyenleri sil.
* Çocuğa sınır koymak onu sevmemek anlamına gelmez.
* Acı, mutluluğa göre daha çok şarkı bestelemiştir.
* Seni dinleyip anlamaya niyetli olmayanlarla tartışma.
* Müziği notaların arasındaki sessizlik meydana getirir.
* Hayatınızı bir para kazanma denemesi olarak kullanmayın.
* Mutlulukla ilgili herkes kendine göre bir reçete üretmiş.
* İnsanların statüleri farklı olabilir ancak onurları eşittir.
* Gerçek değişim kimi eski şeyleri farklı görmeye başlamaktır.
* Sevdiğin şeylerin sorumluluğunu almazsan, onları kaybedersin.
* Özünde, empati ve saygı olan her şey insanlığın yüzünü ağartır.
* Oysa canı olan her canlının canı yanar canına kastedildiğinde…
* İnsanoğlu bilmiyor, bilmediğini de bilmiyor. İşte beni bu üzüyor.
* Pencereniz kirliyse dışarı çıkıp manzarayı parlatmanız boşunadır.
* Sevgi demirden bir zırha dönüştüğünde sevilene ağır mı geliyor ne?
* Tut ki kısa ömrüm,tut ki fakirim ben sürekli doğduğum için zenginim
* İlerlemenizin önündeki en büyük engel kendinize güvensizliğinizdir.
* Hayatınızın başlangıcından değil ama finalinden sorumlu olacaksınız.
* Birine aşırı fedakarlık yaparsanız bir süre sonra ona kızmaya başlarsınız!
* Geçmişin keşkeleri ve geleceğin endişeleri şu anımızı çalan iki hırsızdır.
* Karsınızdakini dinliyor musunuz, yoksa konuşmak için sıra mi bekliyorsunuz?
* Mucize, enerjinizi korkularınıza değil rüyalarınıza verdiğiniz zaman baslar.
* Gerçek zenginlik vaktinizi insanlara vermektir, para karşılığı satmak değil.
* Bir ailede yönetenler ve yönetilenler değil,birlikte yaşayanlar bulunmalıdır.
* Yere düşen ekmeğe basanı hiç görmedim ama yere düşmüş insana vuranı çok gördüm.
* Bir ailede yönetenler ve yönetilenler değil, “birlikte yaşayanlar” bulunmalıdır.
* İnsanları kaybediyorum diye ağlayıp sızlama, kazandığın insanların değerini bil.
* Her davranışında başkalarının onayını arayan kimseler hayatin birçok güzelliğini ıskalar.
* Gerçek kölelik , köleliği kanıksamakdır. Köleliği içine sindiremeyen, gerçek köle değildir.
Üstün Dökmen En Güzel Sözleri
* Yaşadığımız dünyada küçük şeyler yoktur. Bakmasını bilen göz için her şeyin bir anlamı vardır.
* Bugün gitsem bile yarın yine burada olacağım Hiç bitmeyecek gençliğim,tekrar tekrar doğacağım.
* İnsanların yüzlerinin ve gözlerinin rengi başka başka da olsa gözyaşlarının rengi hep aynıdır.
* Çatışmak, kavga etmek, kısa vadede kârlı olabilir; ancak uzun vadede taraflara ve ilişkiye zarar verir.
* Keşfedilmiş yaşamlar, ezberletilmiş yaşamlardan, keşfedilmiş bilgiler de ezberletilmiş bilgilerden üstündür.
* Kendisi ile sahip oldukları arasındaki farkı unutan, sahip olduklarını kaybettiğinde, kendini boşlukta hisseder.
* Böylece kelebekler kabullenmişlerdi hallerini,uzun ve renksiz bir yaşam yerine kısa ve renkli bir yaşama kanat çırpmayı..
* Köy sakinleri yağmur duasına çıkmışlardı. Bütün köy ahalisi toplandı. İçlerinden sadece birinde şemsiye vardı. Bu inançtır.
Üstün Dökmen Kitap Alıntıları
* Güçlerin eşit olmadığı bir Dünya’da önce akıl kalbi yener, sonra kalpleri akıllarına yenilmiş olanlar başkalarını yenmeye başlar.
* Fakirin ahlakı zengini korur, fakir ahlaklı olunca zenginin malı mülkü yerinde kalır, korunur. İş o ki zengin ahlaklı olsun; o zaman bütün dünya korunur.
* Çocuklara söylenen küçük beyaz yalanlar yüzyıllar boyunca birikir, önce gri, sonra kapkara bir renk alır, bilgi kirliliği toplumun geçmişini ve geleceğini karartır.
* Yaşam sürenizi sonsuza kadar uzatamazsınız, ama yaşam kalitenizi ve çevrenizde ki dünyanın kalitesini artırabilirsiniz. Ömrünüzün miktarı değil, kalitesi önemlidir.
* Neyin önemli, neyin önemsiz olduğu, neyin kabalık, neyin kibarlık olduğu, üç boyutta değişir: Kişiden kişiye değişir, toplumdan topluma değişir, zaman içinde değişir.
* İnsan çok değişken bir varlık. Atom içinde belirsizlik varmış; o da laf mı? Asıl belirsizlik insanın içinde. Bulutlar bile daha bir belli; insan ise belli belirsiz geziyor yeryüzünde.
* Sürekli hesap verdiğimiz için birilerine, hesaplarımız açık verir habire. İnsanın neyi niçin yaptığını, kendine veya birilerine açıklaması, kendi boynuna geçirdiği ilk esaret halkasıdır.
* Diyorum ki, yerdeki ekmeğe saygılı olma konusunda ülkemde mutabakat var, kimse basamaz, ayağıyla dürtüklemez ya da öper, koyar bir kenara. Ekmek nimettir kabul, peki insan nimet değil mi?
* Sizi sarsan bir sorunla, bir travmayla ilgili olarak, aradan bir süre geçtiğinde espriler, nükteler yapmaya başladığınızda, sorununuzla baş etmeyi başardığınız, onu hazmettiğiniz anlaşılır.
Üstün Dökmen En Çok Paylaşılan Sözleri
* Yapılacak bir şey kalmamış gibi göründüğünde, yine de yapılabilecek bir şeyler vardır. Yaşamın ayağınıza, sırtınıza vurduğu yükü, bazen düşüncelerinizle, duygularınızla hafifletebilirsiniz.
* Bazı rütbeler, makamlar, roller bir ayrıkotu gibi yaşam bahçemizi öylesine kaplıyor ki, onlar sökülüp gittiğinde, artık ekilip biçilemeyen bir bahçe, işe yaramayan bir ömür kalıyor elimizde.
* Yapılabilecek bir şey kalmamış gibi göründüğünde, yine de yapılabilecek bir şeyler vardır. Yaşamın ayağınıza, sırtınıza vurduğu yükü, bazen düşüncelerinizle, duygularınızla hafifletebilirsiniz.
* İletişimde mimiklere dikkat etmek, bazı canlı türlerinde, özellikle insanlarda ilginç özellikler ortaya çıkarıyor. Örneğin, yapılan araştırmalar genelde kadınlarda empatik becerinin erkeklere oranla daha yüksek olduğunu gösteriyor.
* İnsanlar birbirlerine kızdıklarında aşağılamak için hayvan eyguzelsozler.com derler oysa hayvan kelimesinin aşağılama amaçlı kullanılması haksızlıktır. İnsanlar hayvanların sergilemedikleri nice ahlak dışı, insana yakışmayan davranışlar sergilerler.
* Ufkunuzun neresi olacağını başkalarının kalemine bırakmayın. Siz çizin. Ancak elinizde kurşun kalem de bulunsun. Gerektiğinde silip daha ilerisini çizebilmek için. ve yelkenleriniz için rüzgar beklemeyin, bulutu ve rüzgarı da siz çizin.
* Çocuğumuz düşüp kafasını masaya çarpınca biz hemen masayı döveriz, eh masa ehhh sen niye orada duruyorsun! Diye. Çocuk masa orada durmasa kafasını çarpmayacağını sanır ve büyüdükçe yaptığı her hatayı yükleyecek birini veya bir şeyi mutlaka bulur.
* Bize ait bazı gerçekler bize ağır geldiğinde, bize ait olmayan yalanlara sığınırız genelde. Sağanak ağırlaştığında, bir yalana sığınmak, doğru olmasa bile, doğrudan ıslanmaktan korur bizi. Bazı gerçekleri kabul etseniz, kanıksasanız bile, bunları olur olmaz yerde kullanmak, olumsuz duygular verir size.
* Kim kandırmıyor kendini yada herkesi? Yada kandırmak mıdır dünyada bir rol almak? Sahnede inanarak oynanmış bir rol gerçek yaşamda numara yapmaktan daha gerçek değil mi? Ve zaten dünya bir sahne değil mi? Oyuncular, yardımcı oyuncular, figüranlar, sahneden çekilenler, kuliste sırasını bekleyenler, sıram geldi diye sahneye vakitsiz çıkanlar ve hiç sahneye çıkamadan suflörlük edenler. Dünya bir sahne değil mi?
* Köpekler, insanlar gibi görmezler dünyayı ama birbirlerini ve insanları, insanlar gibi severler; belki daha çok. Yaşı kaç olursa olsun, bir köpek sahibini gördüğünde -hele birkaç gün görmemişse- bir çocuk gibi koşup gelir sevinçle, kucaklamak, kutlaşmak ister sahibiyle; ön ayaklarıyla onun bacaklarına veya kollarına sarılmaya, boyu yetiyorsa ve eğer sahibi rahatsız olmuyorsa yüzünü yalamaya çalışır. Yani köpeklerin gözleri insanlar gibi görmez belki, ama yürekleri insan yüreği gibi çarpar belli ki.