Ellen Marie Wiseman Sözleri

Ellen Marie Wiseman Sözleri

Ellen Marie Wiseman, Amerikalı bir romancı olup, tarihî kurgu türünde eserler vermektedir. Almanya’dan göç eden bir ailenin çocuğu olarak New York’ta büyümüştür. Romanlarında genellikle sıradan insanların tarihî olaylar karşısındaki direncini işler. En bilinen eserleri arasında The Plum Tree, What She Left Behind ve The Orphan Collector yer alır. Kitapları birçok dile çevrilmiş ve geniş bir okur kitlesine ulaşmıştır. Yeni romanı The Lies They Told ise 2025 yılında yayımlanacaktır.

Ellen Marie Wiseman Sözleri Kısa

* Korku, en çok çocukların gözlerinde büyür.

* Umut, karanlık bir odadaki tek mum ışığıdır.

* Gözlerden saklanan gerçek, kalbin yükü olur.

* Ama bizim dünyalarımız çok başka… (Erik Ağacı)

* Her sessiz çocuk, anlatılmamış bir hikâye taşır.

* İnsan en çok, kendine yabancılaştığında kaybolur.

* Unutma, sabır bir erdemdir (Yetim Koleksiyoncusu)

* Bazı insanlar, hayat boyu sadece sevilmeyi bekler.

* Bazı gözyaşları sessizdir, ama içten içe haykırır.

* Çocuklukta susmak, yetişkinlikte bağırmaya dönüşür.

* Yalnızlık, kalabalıkların ortasında da insanı bulur.

* Her yara izinde, bir hikâyenin suskun yankısı vardır.

* Bazı duvarlar korumak için değil, unutmak için örülür.

* Bir çocuğun kalbi kırıldığında, sessizce dağılır dünya.

* Ne zormuş insanın kendinde olduğunu ispat etme çabası..

* Güzel hatıralar bile, yeterince acı içinde unutulabilir.

* İnsanlar anlamadıkları şeylerden korkarlar. (Kara Nehir)

* Kendini korumayı öğrenmek, bazen duvarlar örmekle başlar.

* İnsan bir kez kırıldığında, aynı yerden bir daha güvenemez.

* Gelmiş geçmiş en etkili ilaç sevgidir (Yetim Koleksiyoncusu)

* Her şefkat eksikliği, bir yankı olarak ömür boyu geri döner.

* Bir hatıraya dokunduğunda, bazen bir ömrün acısını hissedersin.

* Bizi hayatta tutan şey çoğu zaman sevgi değil, onun hatırasıdır.

* Kimi zaman susmak, en yüksek haykırışlardan daha çok şey söyler.

* Anılar, zamanla değişmez; ama biz değiştikçe onların anlamı değişir.

* En mutlu olanlar başkaları için en çok şey yapanlardır. (Kara Nehir)

* Beden iyileşebilir, ama kalpte açılan yaralar bazen ömür boyu sızlar.

* İnsanın doğduğu koşullar tamamen şansa bağlı.. (Yetim Koleksiyoncusu)

* En mutlu olanlar, başkaları için en çok şey yapanlardır. (Kara Nehir)

* Hayatın stresinden uzak güvenli bir sığınak yoktur. (Ardımda Kalanlar)

* Korkma. Bir gün yine mutlu olacaksın. Sana söz veriyorum. (Erik Ağacı)

* En mutlu olanlar başkalarını için en güzel şeyi yapanlardır (Kara Nehir)

* Kimi geceler sadece uyumak için değil, unutmak için de uzanırsın yatağa.

* Gerçeğin ağırlığı, bazen en ağır zincirlerden daha çok yere çeker insanı.

* Bir annenin yokluğu, bir çocuğun hayatında hiç kapanmayan bir boşluk bırakır.

* İnanç, kaybettiğin her şeye rağmen içindeki bir şeyin hâlâ ayakta kalmasıdır.

* Çünkü insanlar anlam veremedikleri şeylerden korkarlar. (Beyaz Filin Gözyaşları)

* Ama ne kadar seversen sev, ne kadar çalışırsan çalış kaderi asla değiştiremezsin. (Erik Ağacı)

* Hem ne derler bilirsin çocuğum, Tanrı kendi işini görenlere yardım eder. (Yetim Koleksiyoncusu)

* Dünya neredeyse fazla geliyordu. Bu ifade, karakterlerin yaşadığı yoğun duygusal yükü yansıtır.

* Ağla, sorun değil. Üzgün, kızgın ve korkmuş olma hakkın var. Annenin sana yaptıkları adil değildi.

* Bazı çocukluklar oyunla değil, korkuyla geçer.— Çocukluk travmalarına dikkat çeken çarpıcı bir tespit.

* Acımasız eylemler, ancak kaybederseniz savaş suçu olur. Bu alıntı, savaşın çelişkili doğasına dikkat çeker.

* Eğer karısını mutlu edecekse bir adamın nelere izin vereceğini hayal bile edemezsin. (Yetim Koleksiyoncusu)

* Sessizlik bazen en yüksek çığlıktır.— Konuşulmayanların da güçlü birer mesaj taşıdığına dikkat çeken bir cümle.

* İnsan böyle mi akıl hastası oluyor? Engel olamadığı görüntüler ve düşünceler beyninin içinde gezinip duruyor mu?

* Hafıza, bazen en acımasız hapishanedir. — Geçmişin yükünü taşımanın ne denli zor olabileceğini anlatan bir metafor.

* Hayvanlar masum yaratıklar. İnsanlar… şey, onlar masum değiller. Hayvanlar insanlardan daha iyi. (Ardımda Kalanlar)

* Bazen sevgi, birini serbest bırakmakla sınanır.— Bağlılıkla özgürlük arasındaki dengeyi anlatan bir içsel mücadele.

* Korkma,” dedi Maria. ” Bu sonsuza kadar sürecek değil ya. Süremez işte. Ayrıca aşk her şeyden güçlü değil midir? ”

* Akıl hastanesiyle hapishane arasındaki tek fark gözetleme kulesiyle metal çitlerin üstünde kıvrılan dikenli tellerdi.

* Bazı acılar görünmezdir, ama kalpteki yankısı asla susmaz.— Görünmeyen travmaların kalıcı etkisini vurgulayan bir ifade.

* Onun zihni dünyanın nasıl bir yer olması gerektiğini yalnızca kendi yöntemleriyle yazan kapağı sürgülenmiş bir kitaptı…

* Hayatın akışına kapılacağım. Yaralarım alıştığım, güzel anlarla kabuk bağlayacak. Çünkü geçmişte yaşarsam, hayatta kalamam.

* Annesinin en sevdiği özlü sözlerden biri şuydu: Hiçbir şeyimiz olmasa bile birlikteyken her şeye sahibiz. (Yetim Koleksiyoncusu)

* İyileşmek, unutmak değil; onunla yaşamayı öğrenmektir.— Travmanın silinmeyeceği ama onunla yaşanabileceğini ifade eden umut dolu bir bakış.

* Birini korumaya çalışmak bazen onları incitmekle sonuçlanabilir.— İyi niyetli davranışların bile zarar verebileceğini gösteren içsel bir çelişki.

* Dünya hâlâ nasıl bu kadar güzel olabiliyor? diye düşündü Christine. Bulutlar böylesine korkunç bir manzaraya şahit olurken nasıl hâlâ pembe ve mavi?

* En karanlık anlarda bile bir kıvılcım umut bulunabilir.— Karanlık temalara rağmen Ellen Marie Wiseman’ın eserlerinde umudun daima var olduğunu gösteren bir satır.

* Dünya kırık insanlarla doluydu ve tüm hastaneler, kurumlar ve hapishaneler onların parçalanmış kalplerini, yaralı zihinlerini ve ezilmiş ruhlarını asla onaramazdı.

* Geçmişin hayaletleri yalnızca hatıralarda değil, sessiz bakışlarda da yaşar.— Hatırlamanın sadece sözcüklerle değil, duygularla da mümkün olduğunu ifade eden bir söz.

* Sadece bir sonraki şeyi yap. Bu söz, karmaşık durumlarla başa çıkmanın en iyi yolunun, sıradaki yapılması gerekeni belirleyip onu gerçekleştirmek olduğunu ifade eder.

* Gerçek bazen o kadar acı vericidir ki, insan onu susturmak için kendi zihnine kulaklarını tıkar.— Travmanın yarattığı sessizlik ve bastırılmışlıkla ilgili derin bir gözlem.

* Hayatın akışına kapılacağım. Yaralarım, alıştığım güzel anlarla kabuk bağlayacak. Umarım sık sık güzel anlar yaşarım ve uzun sürerler. Erik Ağacı, Ellen Marie Wiseman (Erik Ağacı)

* Sevdiğin insanı savaşta kaybetmek acı olabilirdi, ama askerlerini önemsemeyip hayatta kalmaları için gerekeni yapmadan savaşa gönderen bir lider yüzünden kaybetmek çok başka bir şeydi.

* Af, elini uzatsa erişeceği, ışıl ışıl parlayan bir eyguzelsozler.com mücevher gibiydi. Fakat yaşadığı ve katlanmak zorunda kaldığı onca acıyı hatırladığında merhamet avuçlarının arasından kayıp gitti. (Beyaz Filin Gözyaşları)

* Hiç uçurumun kenarında olduğunuzu hissettiniz mi ? Ya da ayaklarınızın altındaki kaya parçalarının koparak düştüğünü … Ben artık öyle hissediyorum .. Ve artık aklım yerinde mi bilmiyorum ama yüreğimin hala aklı başında ! (Ardımda Kalanlar)

* Unutmamanı istediğim bir şey var, Christine. Savaş bazılarını fail, bazılarını suçlu kılar ama sonuç olarak herkesi mağdur eder. Cephedeki tüm askerler, Hitler ve fikirleri için savaşmıyordu. Bir asker savaştaysa, bu savaşa inandığı anlamına gelmez. ”

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.