Arthur C. Clarke Sözleri

Arthur C. Clarke Sözleri

Arthur C. Clarke (1917-2008), İngiliz bilim kurgu yazarı, mucit ve geleceği öngören bir düşünürdü. 2001: Bir Uzay Macerası adlı eseri ve onun devam kitaplarıyla bilim kurgu dünyasında derin izler bırakmıştır. Teknoloji ve uzay araştırmalarına dair isabetli tahminleriyle tanınan Clarke, haberleşme uydularının kullanımını öngörerek bilim dünyasında da saygın bir yer edinmiştir. “Clarke’ın Üç Yasası” olarak bilinen kuralları, bilim ve teknolojinin sınırlarını anlamak için sıkça referans alınır.

Arthur C. Clarke Sözleri Kısa

* İnsanlığı canavarlar mı yönetiyor?

* Dahiler imkansıza meydan okurlar. 

* Vücut değil, zihindi önemli olan. 

* Ama özgürlüğümüzü elimizden aldılar. 

* Dolu bir zihin kolay kolay sıkılmazdı.

* Ne kadar da küçük bir evren değil mi? 

* En basit cevap her zaman en doğrusudur.

* Beklenmedik her şey korkutur insanları. 

* Bir başarı elde edene kadar sabredin.  (Susuz Deniz)

* İnsana sırf ekmek yetmiyor; başka ihtiyaçları da var.

* Yeterince gelişmiş bir teknoloji, sihirden farksızdır.

* Geri döndüğünde yabancı kalabilirsin. (Çocukluğun Sonu)

* Duygusallığı ve aşırı muhafazakarlığı gözünü kör etmişti.

* İnsanoğlunun yapacakları, hayal ettikleri ile sınırlıdır.

* Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı. (Rama’yla Buluşma)

* Hiçbir şüphe yoktu ki insan, evrendeki tek zeki varlık değildi.

* Bilim, dini yok sayarak ve onun ilkelerini çürüterek yok edebilir.

* Mümkün olanın sınırlarını keşfetmek için, imkansıza yol almak gerekir.

Arthur C. Clarke En Güzel Sözleri

* Hiçbir Ütopya toplumun bütün bireylerine sonsuza dek tatmin sağlayamaz!

* Bu gezegendeki rolümüz belki de Tanrı?ya tapmak değil, onu yaratmaktır.

* Bir siyasetçi gelecek seçimi, bir devlet adamı ise gelecek kuşağı düşünür.

* Gezegenlere bir gün hükmedebilirsiniz. Ama yıldızlar insanlara göre değil. 

* Hiçbir zaman ders almasını öğrenemeyecek insanlar vardır. (Geleceğin Çehresi)

* Kaderimizi kendimiz belirlemeliyiz. İnsanlığın işlerine karışılmamalı artık.  

* En büyük trajedi, güzel teorilerin çirkin gerçekler tarafından yok edilmesidir.

* İnsanlığın en büyük hatalarından biri, her şeyin sınırlarını bildiğini sanmasıdır.

* Bence televizyon, sanatçı ve izleyici arasındaki iletişimi zora sokan bir cihazdır.

* İki ihtimal var. Ya evrende yalnızız ya da değiliz. İkisi de eşit derecede korkunç.

  Arthur C. Clarke Sözleri

* İnsanlığın en büyük trajedilerinden biri ahlakın din tarafından ele geçirilmesidir.

* Lafla bir yere varılmayacağını anladık, biz de başka yollar denemeye karar verdik. 

* İlk kez yıldızlara baktığında, insanın kendini önemsiz hissetmemesi mümkün değildir.

* Sadece filozoflar cevaplanamayan sorularla ilgileniyordu. (Tanrının Dokuz Milyar Adı)

* Yeterince gelişmiş bir teknoloji, sihirden ayırt edilemez. (Clarke’ın Üç Yasası’ndan)

* Kötüler yok edilebilirdi, ancak aklı karışmış iyi birine karşı hiçbir şey yapılamazdı.

* İnsan zekasının en büyük kanıtı, sınırlarını kabul etmesi ve onları aşmaya çalışmasıdır.

* Anlaşıldı ki, eğitimli kimseler, başkalarının sosyal gaflarını hiç de merak etmiyordu. 

Arthur C. Clarke Kitap Alıntı Sözleri

* İnsan yasaları merhamet gösterebilir. Ama doğanın yasalarına karşı bir başvuru yeri yoktur.

* İnsanlığın en büyük trajedilerinden biri din tarafından vicdanlarının yoldan çıkarılmasıdır.

* Mümkün olanın sınırlarını keşfetmenin tek yolu, sınırları imkansıza doğru biraz aşabilmektir.

* İnsanlığın  en büyük trajedilerinden biri din tarafından vicdanlarının yoldan  çıkarılmasıdır.

* İnsan ırkı, doğası gereği kendi ırkından kişilerin boyunduruğu altına girmez. (Çocukluğun Sonu)

* Bilim kurgu, sadece gelecek hakkında hikâyeler anlatmaz; aynı zamanda bugünün sınırlarını da zorlar.

* İnsanoğlu her zaman bilinmeyenin peşinde koştu. Gerçek keşif, cevapları değil, yeni soruları bulmaktır.

* Elli yıl içinde, bundan iki nesil sonra, gemilerimizden ineceğiz ve insanlık neye benzediğimizi görecek.

* İçini ani bir tiksinti kapladı. İnsanlar öfkeli sloganlar saçan bu göstericilerden artık bıkmamış mıydı?

* İki olasılık var: Ya evrende yalnızız, ya da evrende yalnız değiliz. İki olasılık da eşit derecede ürkütücü.

* Milletin tembel süngerlere dönüşmesine şaşmamalı; her daim emiyorlar ama asla üretmiyorlar. (Çocukluğun Sonu)

* Evrende zeki yaşamın olup olmadığını sorgulamıyoruz. Asıl soru şu: Evrende gerçekten akıllı bir yaşam var mı?

* Şu an iki dönem arasındaki dönüm noktasında duruyoruz. Arkamızda asla geri dönemeyebileceğimiz bir geçmiş var.

* Olanaklarımızın sınırlarını görebilmenin en iyi yolu olasılıkların ötesine geçip imkansıza doğru yol almaktır.

* Bazen evrende yalnız olduğumuzu düşünürüm, bazen de olmadığımızı. Her iki durumda da bu düşünce beni afallatır.

  Arthur C. Clarke Sözleri

* İki olasılık var: Ya evrende yalnızız ya da değiliz. İkisi de eşit derecede korkutucu. (2001: Bir Uzay Macerası)

* Yaşı kavranılamazdı, ama ölüme gelince Ay ölmemişti çünkü şimdiye kadar hiç yaşamamıştı. (2001: Bir Uzay Destanı)

* İnsan ırkını ciddiye alsam eskiden sahip olduğum muazzam zihinsel güçlerimin geri kalanını da yitiririm. (Çocukluğun Sonu)

* Geleceğin amacı tam işsizliktir, bu yüzden oynayabiliriz. Bu yüzden mevcut politik-ekonomik sistemi yok etmek zorundayız. 

Arthur C. Clarke En Çok Paylaşılan Sözleri

* Politikacılar ve generaller köpüredursun, sessizce bekleyen milyonlar, tarihte kanlı bir sayfanın kapanmak üzere olduğunun farkındaydı.

* Eğer bir yaşlı bilim insanı bir şeyin mümkün olduğunu söylerse, muhtemelen haklıdır. Eğer imkansız olduğunu söylerse, muhtemelen yanılıyordur.

* Orta Çağ’da insanlar şeytana inanır, ondan korkardı. Ama yirmi birinci yüzyıl olmuştu artık; yoksa gerçekten genetik hafıza diye bir şey mi vardı? 

* Buluş ve keşif tarihinden bir şey öğrendiysek, o da uzun vadede en cüretkar kehanetlerin gülünç derecede muhafazakâr görünmesidir. (Bir Uzay Efsanesi)

* Meydan okumaya cesaret ettikleri sonsuz ve devasa boşluk karşısında insanoğlunun umut ve korkuları ne kadar küçük kalıyordu. (Tanrının Dokuz Milyar Adı)

* Üzüntü ve sevinç. Sevinç ve üzüntü. İnsanlar nerede olurlarsa olsunlar. Dünya’da. Yıldızların ötesindeki yeni dünyalarda. Şimdi ve daima. (Rama’nın Sırrı)

* Dünyanın uzayda ufacık bir nokta olduğunu gördükten eyguzelsozler.com sonra, milliyetçiliğin en aşırı çeşitlerinin hala nasıl ayakta durabildiğini anlayabilmek kolay değil.

* Eğer sevmiş olduklarımızdan fazla yaşarsak, o sevginin anılacak kısımlarını yeniden yaşamak, neden tamamiyle hoşa giden bir mutluluk kaynağı olmasın? (Rama’nın Sırrı)

* Yıldızların ötesinde tanrısal güçler ve ülkeler gizleniyor olsa da, diye hatırlattı Poole kendisine, sıradan insanlar için iki şeyin önemi vardı: Aşk ve Ölüm (3001: Son Efsane)

* Dünya üzerinde yaşayan insanları değiştirmek için elli yıl yeterli bir süreydi. Gereken tek şey, sağlam bir sosyal mühendislik bilgisi ile net bir hedef belirleyebilme becerisiydi. Tabii bir de güç.

  Arthur C. Clarke Sözleri

* Dünya’da hala demokrasiler, monarşiler iyicil diktatörlükler, komünizm ve kapitalizm bulunuyordu. Bu durum, kendi yaşam biçimlerinden başkasını mümkün görmeyen basit kimseler için oldukça hayret vericiydi.

* Birileri bir zamanlar Politika, mümkün olanı yapma sanatıdır. dememiş miydi? Kesinlikle doğru; onun için sadece ikinci sınıf beyinler politikaya girerler. Dahiler ise imkansıza meydan okurlar. (3001: Son Efsane)

* Nesillerdir varolan gelmiş geçmiş en zengin insan oydu; ne var ki tüm bu sahip olduklarını bir daha hiç göremeyeceği babasının sakin, gri gözlerinden gelecek tek bir bakış için feda etmeye hazırdı. (Tanrının Dokuz Milyar Adı)

* Eski çağlarla kıyaslandığında tam bir Ütopya yaşanıyordu. Cehalet, hastalık, fakirlik ve korku yeryüzünden silinmişti. Savaşların kalıntıları yavaş yavaş tarihe gömülüyordu; şafakla birlikte sona eren bir kâbus gibi… Yakında savaşı bizzat deneyimlemiş insan kalmayacaktı dünyada.

* Gerçekten korkutucu, diye Richard hararetle onun sözünü kesti. Fakat aynı zamanda heyecan verici… Bazen bir kitapçıda veya kitaplıkta olduğum zaman, bilmediğim şeylerin etkisiyle bunalırım ve bütün kitapları teker teker okumak için güçlü bir istek tüm vücudumu kaplar. Evrendeki tüm ırkların bilgilerini birleştiren gerçek bir kitaplıkta olmanın nasıl bir şey olduğunu düşün… Düşüncesi bile beni sarhoş ediyor. (Rama 2)

* Sağ taraftaki ağaçlardan birdenbire keskin, yüksek sesli çığlıklar geldi ve küçük, telaşlı bir grup yaratık ormandan fırlayıp Alvin’in çevresini sardılar. Hayretten donakaldı, gözlerine inanamıyordu. Karşısında duran şey kendi dünyasında öyle uzun zaman önce kaybolmuştu ki, adı mitoloji diyarında geçiyordu. Hayat bir zamanlar böyle başlamıştı; bu gürültücü, hayret verici yaratıklar insan çocuklarıydı. (Şehir ve Yıldızlar)

* Henüz ikimiz de çocukken seni Yüzüklerin Efendisi ile tanıştırmamı hatırlıyor musun? İşte, Io Mordor’dur. Üçüncü bölüme bak. Erimiş taşlardan kıvrıla büküle akan nehirler.. soğuyunca, acı içindeki topraktan kusulmuş çarpık ejderha şekilleri gibi duruyorlardı diye bölüm var. Bu mükemmel bir tasvir. Tolkien Io’nun ilk resmi görülmeden çeyrek yüzyıl önce nereden biliyordu? İşte sana Doğa’nın sanatı taklidi. (Bir Uzay Efsanesi)

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.