Halid Ziya Uşaklıgil Sözleri

Halid Ziya Uşaklıgil Sözleri

Halid Ziya Uşaklıgil’in eserlerindeki derinlik ve insan psikolojisine dair anlayış, onun sözlerinde de kendini gösterir. Bu sözler, yaşamı anlamlandırmak ve içsel huzuru bulmak isteyenler için ilham verici olabilir.

Halid Ziya Uşaklıgil Sözleri Kısa

-> Söylenmemiş söz ağırlaşır.

-> Yalnızlık insanı olgunlaştırır.

-> Yaşamak, her anı değerli kılmaktır.

-> Başarı, sabır ve azimle elde edilir.

-> Kendi yolunu çizmek, gerçek özgürlüktür.

-> Herkes konuşuyor, hiç kimse dinlemiyordu.

-> Gerçek aşk, karşılık beklemeden sevmektir.

-> Hayatta en değerli şeyler, satın alınamaz.

-> Düşünceleriniz, sizin gerçek kimliğinizdir.

-> Gerçek mutluluk, içsel huzuru bulabilmektir.

Reklamlar

-> Gerçek dostluk, zor zamanlarda ortaya çıkar.

-> Bilir misin azizim? Ağlamamak için gülüyorum.

-> Hayatta en önemli şey, kendine olan güvendir.

-> Sevgi, her şeyin üstesinden gelebilecek güçtür.

-> Geçmişteki hatalar, gelecekteki başarıların temelidir.

-> Yaşamak, yaşamayı bilenlere bambaşka bir lezzet sunar.

-> En büyük zenginlik, hiçbir şeye ihtiyacın olmamasıdır.

-> Bir insanı sevmek, onun için fedakarlık yapabilmektir.

-> Bir insanın gücü, içindeki sevgi ve merhametten gelir.

-> Özgürlük, kendi düşüncelerini özgürce ifade edebilmektir.

-> İnsanın en büyük hazinesi, zamanı doğru kullanabilmesidir.

-> Bir insanın en büyük korkusu, kendini tanımaktan kaçmaktır.

-> Bir insanın değeri, başkalarına nasıl davrandığıyla ölçülür.

Reklamlar

-> Hayallerinizin peşinden gitmek, gerçek başarıya giden yoldur.

-> İnsanın en büyük zaferi, kendi kusurlarıyla barışık olmasıdır.

-> İyi bir insan olmak, her zaman doğru olanı yapmakla mümkündür.

-> Bir boşluk içindeyim ki orada yalnız kendi acılarımı duyuyorum.

-> Fakat kalbinde o sönmek bilmeyen ateş yanmakta devam ediyordu.

-> Başkalarına karşı dürüst olmak, en değerli erdemlerden biridir.

-> Korkuyorum. Evlilik! Bu kelime bana korkunç bir şey gibi geliyor.

-> Acaba acıkmadan yiyenler gibi, çalışmadan yaşayanlar da var mıdır?

-> Hayatta her şey geçicidir, geriye kalan sadece anılar ve izlerdir.

-> İnsanın en büyük düşmanı, kendi içindeki korkuları ve kuşkularıdır.

-> Ah o sevda dakikası ! Acaba mahrum hayatında o bahtiyar saat çalacak mı.

-> Demek hayat dedikleri şey sonuna kadar müthiş darbeler toplamakla geçecek.

-> İnsanlar hayattan, tiyatro sahnesinden geçen sanatçılar gibi geçmelidirler.

Reklamlar

-> Bir insanın değeri, sahip olduğu mal varlığıyla değil, karakteriyle ölçülür.

-> Bir insanın karakteri, onun zor zamanlarda sergilediği tutumla ortaya çıkar.

Halid Ziya Uşaklıgil En Güzel Sözleri

-> O benim olmayacak olursa hayat artık taşınamayacak bir yük hükmünde kalacak.

-> Sabır, en büyük güçtür. Sabırlı olan herkes, en zor şeyleri bile başarabilir.

-> Şimdi ben burada yeisimle zehirlenirken o yukarıda yine bahtiyarlığından gülüyor.

-> Dert ve felaket insanları en çok umuda sarıldıkları zamanda hırpalamaktan zevk alır.

-> Gökyüzü yine bu geceki gibi yıldızlı, hava yine böyle temiz, yine ben düşünceliydim.

-> Dert ve felaket insanları en çok umuda sarıldıkları zamanda hırpalamaktan zevk alır.

-> Bugün hiç kimse ile konuşmaya tahammül edemiyordu.Yalnızlığa şiddetle ihtiyacı vardı.

-> Neden gizli ağlıyorsun? Madem ki senin ağlanacak şeyin var, ne için birlikte ağlamayalım?

-> Sevmek,sevmek istiyordu. Hayatında yalnızca bu eksikti, ama hayatta her şey bundan ibaretti.

-> Bir insanın gerçek zenginliği, hayatta hiçbir şeye ihtiyacı olmayacak kadar az şey istemesidir.

-> Ah! O son uyku! Onu nasıl özlüyor, nasıl sefil ömrünün en mesut bir neticesi olarak bekliyordu.

-> Bir şey iki türlü sevilir: Son derece şiddet-i hissiyatla yahut metin ve kuvvetli bir muhakemeyle.

-> Başından sonuna kadar bir şiir ki bir gülümseme ile başlasın, bir damla gözyaşı ile netice bulsun.

-> Ama heyhat! Gençler o kadar hızla ihtiyarlıyor ki gençlik uygarlığa kurban olmuş diyeceğim geliyor.

-> Arz, yer gök , her şey mevsimini kaybetmiş; bu sonu olmayan çöl üzerinde hiçbir parlaklık ışıltısı yok.

-> İnsan bedbahtlığının, bahtiyarlığının mucididir (insan mutsuzluğunun da mutluluğunun da oluşturucusudur.)

-> Genç kızların hissiyatı kelebeklerin kanatlarına benzer. En hafif bir temas onları cerihadar etmeye kafidir.

-> İnsan keder ve sevinç zamanlarında yüreğinin katlanabileceğinden fazlasını, başka bir yürekle paylaşmak ister.

Halid Ziya Uşaklıgil Meşhur Sözleri

-> İnsan, üzüntülü ve sevinçli zamanlarında, kalbinin dayanamayacağından fazlasını duyarlı bir kalple bölüşmek ister.

-> İnsan, keder ve sevinç zamanlarında kalbinin tahammülünden fazlasını diğer hassas bir kalp ile taksim etmek ister.

-> Ağlamak henüz tamamıyla umutsuz olmadığımızı, henüz umutsuzluğumuz içinde bir arzuya sahip olduğumuzu göstermez mi.

-> Mutluluk bir hayal gibi gözlerimizi bulandırarak uçuyor, her zaman var olan, aşikar kalan bir şey var: hayatın boşluğu!

-> Cinayeti kaldırmak, savaşı yok etmek, fakirliği, yoksulluğu kaldırmak mümkün mü? İstediğiniz kadar ağlayınız. Fayda? Hiç!

-> Hayata yırtmaktan ziyade sevmek; fakat sevmekten evvel sevilmek için gelmişe benzer nazenin bir edanın baygınlıkları vardı.

-> Çocuklukta hep böyle değil midir? Hatıralar hava ve zaman tesiriyle yıpranmış, delik deşik olmuş bir sahife şeklinde kalır.

-> Hayatta ölümlerin en korkuncu, içinde yaşadıktan sonra o zamana kadar mahvedilen yaşama isteğinin uyandığı bir sırada ölmek.

-> Bir matemin acısı altında ezilip kalan kalplere kuvvet vermek için hayat vazifelerinin hakim sedası kadar etkili şey olamaz.

-> İnsanın hayatında mutlu geçen dakikaları ne kadar azdır. O dakikalar da mahiyeti anlaşılmayarak bir sarhoşluk hali içinde geçer.

-> İnsanlar tuhaftır. Fena bir şey yapmakta olduklarını hissedecek olurlarsa mutlaka evvel vicdanlarını susturacak bir sebep bulurlar.

Halid Ziya Uşaklıgil En Çok Beğenilen Sözleri

-> Öyle bir şey yazmak istiyorum ki yukarı bakılsa mavi ve her zaman mavi; aşağı siyah her zaman siyah. Bir şey ki mavi ve siyah olsun.

-> Onun alemi; işte şu yavaş yavaş açılan beyninin içinde, mai bir sema, o mai semanın içinde birçok gülümseyen ümit yıldızlarından ibaretti.

-> İnsanlar ne kadar büyürlerse büyüsünler, ne kadar ihtiyar olurlarsa olsunlar yine bazı dakikalar vardır ki annelerine sokularak çocuk olmak isterler.

-> Bir kadın bir kere uçurumlardan yuvarlanmaya başladı mı artık düşüşüne son verecek nokta yoktur, ne kadar aşağı düşerse düşecek yerleri o kadar çoğalır.

-> İnsanlar ne kadar büyürlerse bü­yüsünler, ne kadar yaşlanırlarsa yaşlansınlar, gene kimi daki­kalar vardır ki annelerine sokularak çocuk olmak isterler.

-> Aman Yarabbi! Sevmek bu muydu? İnsanı sanki bir mengene içinde sıkıp da birisinin ayakları altına ezik, bitik, can çekişerek atmak isteyen bu öldürücü şey, sevmek bu muydu?

-> Bana öyle geliyor ki seni bu kadar perişan eden şey çalışmaktan korku değildir, hayatın henüz bilmediğin bir şeyine biraz vaktinden önce rastlamandır. Yalnız bundan ibaret.

-> Anne, müsade eder misin? Senin dizine yatayım… Hani bir vakitler beni dizine yatırır da saçlarımı okşardın? İşte öyle yatayım, ben yine öyle, güya sekiz on yaşında bir çocuk gibi okşa.

-> Beni sormayınız, ben her yerde eğlenirim, hatta bir mahalle eyguzelsozler.com kahvesinde bile. Beni incelemeler yapmaya uygun bir yere götürünüz, kâfidir, saatlerce oturayım, beni düşündürecek şeyler bulurum.

-> Ben sana bir şey söyleyeyim mi? Sen benimle niçin dargın duramıyorsun bilir misin? Çünkü dargın duracak olsan kavgaya imkan bulamayacaksın. Yeniden kavga etmek için mutlaka barışmak lazım geliyor.

-> Ve evrenin bu son gecesinin tek seyircisi olarak, bütün o karların altında donmuş manzaraların kenarında kendisini görüyordu; bir kişi, bu ölmüş evrenin içinde yapayalnız! Şimdi de böyle değil miydi? Yapayalnız.

-> Ah. Zavallı hırpalanmış, ezilmiş hayat! Mai bir gece ile siyah bir gece arasında geçen şu nasipsiz, bahtsız ömür.. Bir elmas yağmuru altında gelişerek, şimdi bir siyah inci yağmurunun altında gömülen o emel çiçekleri.

-> Fakat unutmayınız ki bir kadın kendisine bütün gençliğinin samimiyetiyle kalbini vermek isteyen, ruhunun bütün garam hummasıyla ayaklarına atılarak nihayet aşkının feryadını saklamamaya müsaade dileyen bir biçareye karşı hiçbir zaman tamamıyle kayıtsız kalamaz.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.