Yalçın Küçük Sözleri

Yalçın Küçük, 1938 yılında Ankara’da doğmuş Türk yazar, akademisyen, ekonomist ve gazetecidir. Türkiye’nin siyasi, toplumsal ve kültürel yapısını eleştiren ve analiz eden çalışmalarıyla tanınan Küçük, entelektüel tartışmaların merkezinde yer almış bir isimdir. Fikirleri ve yazıları, geniş bir okur kitlesi üzerinde hem etkili olmuş hem de yoğun eleştirilere hedef olmuştur.
Yalçın Küçük Sözleri Kısa
* Türkiye, büyümezse küçülür.
* Aşkın kaynağı sonsuzu görebilmektir.
* Demokrat; yılgın, yılışık insan türüdür.
* Kenan evren ne yaparsa israil için yapar.
* Tekeliyet’te yaşamak, en aşağılık hal’dir.
* İnsanlık hep kendisini arayan bir serüvendir.
* Ortalama tüketici, önce kendisini tüketen’dir.
* Pkk pkk diye diye barzani’ye devlet kuruyoruz.
* Ütopya, aklın egemen duvarlarını yıkabilmektir.
* Musul’u çok kolay verdik, hatay’ı çok kolay aldık.
* Ya ufukları küçülüyor ya da küçük ufuklular büyüyor.
* Soysuzların görgüsüz dansına turizm adını veriyoruz.
* Tarihini değiştiremeyenler, talihini değiştiremezler.
* Güven ve irade, ne yazık, pratikten ve dıştan geliyor.
* Kap-kaç, mülkiyete karşı, bir düşük yoğunluklu isyandır.
* Yürüyemeyen, yürüyene kin duyar. dönek dönmeyene saldırır.
* Yönetici için korkutma şiddetin kendisinden daha etkilidir.
* Tekeliyet’te din ticareti ve porno fabrikasyonu zorunludur.
* Politikada ‘yenilgi’, bilimde ‘yanlış’ en büyük öğretmendir.
* Israel’i devlet olmuş bir konspirasyon olarak tarif edebilirim.
* Bilim, basit ipuçlarından büyük sistemlere uzanan bir kurgudur.
* Her büyük devalüasyon Türkiye’de rejim değişikliğine neden olur.
* Kemalizm bizi ileriye götüremez. biz kemalizm’den geri düşmeyiz.
* Sevginin kaynağı ortaklıktır. Sevmek, bir başkasını geliştirmektir.
* İnsanın gelişmesi, kendisini sevmenin yerine karşı cinsi koymasıdır.
* Teslim eden teslim alanın libaşında ise şiiri bir hal var, demektir.
* Emperyalist aşamada insan, ilke olarak, yeteneksiz ve beceriksizdir.
* Dil ve bilim, insanlığın en büyük ve en yaratıcı iki basitlemesidir.
* Dünya yahudiliği’nin filistin’e yerleşmesi sultan hamid zamanındadır.
* Nikah, sevginin tükeneceği korkusudur. bu nedenle, sevgiyi tüketmedir.
* Ders kitapları, bilimsel gelişmenin ayak bağı ve giderek düşmanı oluyor.
* İç savaşları dış savaşlardan ayırmak sanıldığı kadar kolay olmamaktadır.
* Kemalizmin etkinliğinin kalkması, Türkiye’de şiddetin başlangıcıdır.(1986)
* Sanatta popülizm, politikada dar pratik, bilimde amprisizm Türkiye’yi kemiriyor.
* 27 mayıs, halk hareketinin orduyu etkilemesidir. 12 mart ve 12 eylül halka karşıdır.
* Türk aydını tercüme odasında doğdu, ancak bir büyük öğretmeni var: yenilgi öğretmen.
* Pratik günü yaşamaktır. Teori geleceği. Pratik, geleceği hazırlar; teori haber verir.
Yalçın Küçük Sözleri Anlamlı
* Sezen hanım ishal olmuş ama ne yazık ki sezen hanım’dan çıkanların hepsi beste olmuş. (2007)
* Hapishanelerimizin tarihi, bir açıdan mizahımızın tarihidir. Ve mizah en barışçıl silahımızdır.
* Yeni insan, yeni tarih demektir. Ben insanın geleceğini değiştirmek için tarihini değiştiriyorum.
* Ülkemiz, sermaye birikiminden başka bütün birikimlerin reddedildiği bir yapıya dönüşmek üzeredir.
* Oligarklar, bu kadar dindar ve bu kadar porno kar olmasalar, fabrikalarda bu sukuneti sağlayamazlar.
* Devrimci politkacı; kendisiyle düşman merkezler arasında eylemli-bilgi oyunları kuran ve oynayandır.
* Herkes yaptığı ise benzer. Bugün büyük başında çalışıp da öküz olmamak mümkün değildir. Zordur. (1992)
* Dinsellik mi eninde sonunda öğrenme kabiliyetini tüketmek olmalıdır. tarikat mı eninde sonunda dini bozmaktır.
* Yaşamak, bir dünyaya gözleri kapamalı ve bir başka dünyaya bakmaktır; yürek istiyor. Yaşamaktan korkmak, yozlaşmak oluyor
* Cumhuriyet iktidarı sınırlamak demektir ve her kim ‘sınırsız iktidar’ vaaz ediyorsa, bir Cumhuriyet düşmanı ve yıkıcısıdır.
* Beni yoldaş öğrenciler yetiştirdi. beni ergin (günce) yetiştirdi, beni cemal (süreya) yetiştirdi, beni taner timur yetiştirdi.
* Red, bir yeni bilme düzlemine başlangıçtır. Ütopya, aklın toplumsal duvarlarını yıkarak aklı güçlendirme işidir. Kurgu, teoridir.
* Sovyet düzeni kendi içinden ve ideolojik zaaf nedeniyle çöktü. Türkiye Cumhuriyeti, kendi içinden, ideolojik nedenle çökmektedir.
Yalçın Küçük Kitap Sözleri
* Arkadaşlarım, dostlarım, yoldaşlarım bir toprak en saf olanlarındır. Bir ülke en doğru olanlarındır. Bir yurt uğruna savaşanlarındır
* Anayasanın, karakollardaki yangın talimatnamesinden daha kolay değiştirilebildiği bir iklimdeyiz, seçim hukuku bir pabuççu mustasıdır.
* Toplum; devrimcilere, akıllı ve inatçı şizofrenler olarak bakıyor. Hep hapse koyuyor ve fırsat buldukça başlarını vücutlarından ayırıyor.
* Yön arayıcısı değil, devrimciydi. Devrimci doğan bir inattır; yolundan hiç dönmedi. Kendi yoluna gölge düşürecek en küçük bir adım atmadı.
* Türk silahlı kuvvetleri’nin zoruyla, ülkeye görülmemiş bir dinsellik giydirdiler. Daha önceden başlamıştı, ancak, eylülist rejim, dincilikte, ölçü tanımıyordu.
* Lenin, güçsüz rusya sosyalizmi ile güçlü rusya devrimci demokratlarını birleştirip, mucizevi yollarla iktidara götüren kimsedir; yolu, sosyalizmi iktidara götürüyor.
* Mülkiyetin tabanında korku vardır. Korkunun kaldırıldığı bir toplumda cimri de özel mülkiyet de olmaz. Korkak mutlaka cimridir. Özel mülkiyet, biriktirilmiş cimriliktir.
* Çılgın Türkler, kemalizmin gecikmiş cenaze törenidir. Artık yüksek komutanları kemalist sayamayız. Bir cenaze töreni gerekiyor ve kışlalara çılgın Türkler’i aldırıyorlar.
* Komedi, insanoğlunun önlenebilir çelişkilerinin eyguzelsozler.com gülünçlü görüntüsünü sergilemesi ise, ütopya da toplumsal düzeltilebilir bozuklukları gidermek için tasarılar hazırlamaktır.
* Modern bilgi teorisi, yaşamı gerçek bir heyecan haline sokmuştur. Bilgi ile maddenin ayrılmadığı bir zamanda, üç bir aktivist için, yaşam, teori ve yaşama alanı ise epistemolojidir.
* Tanrı’lar mı peygamberleri, yoksa peygamberler mi tanrı’ları seçtiler; inönü, AtaTürk’e ve lenin, marx’a ne kadar muhtaçtılar, sorabiliyoruz. Belki de peygamberler tanrı’siz, kendilerini güvende hissetmiyorlar.
* Ama Türkoloji’nin batı ve kurdoloji’nin rusya kaynaklı olduğunu ileri sürerken, rusya’da Türkoloji çalışmalarının olmadığını düşünmemiz ve anlamamız imkansızdır; böylesinin çok yanıltıcı olacağını belirtmek durumdayız.
* İster imam nikahı olsun, ister kilisede tamamlansın ve ister laik yerel yöneticiler tarafından imzalansın, nikah, bir borçlar hukuku sözleşmesidir. temelinde birlikteliği başlatmak değil, sürekliliğini güvence altına almak var.
* Bana bugüne kadar binbir türlü şey söylendi. Hayatta en çok hoşuma giden şey de bana ?deli’ denmesidir. Hele ?deli çocuk’ denirse daha da hoşuma gider. Doğan avcıoğlu ise ?yalçın, dehayla delilik arasında gidip geliyor’ demişti.
* Kundera çıktı, Türkiye’de yer yerinden oynadı, o zamanlar en sevdiklerim bile müridi olma yolundaydı ve ben, çok tatsız bir iş yaptım, bir cahil ve ihanete tapınan bir dejenere olduğunu kaydettim; sovyetler yıkıldıktan sonra artık köşesinde bir zavallıdır.
* Ethem, bütün komutanlarını ve askerlerini, kurtuluş’a katılmaya ikna etmeye çalışmış ve mücadeleye bir tek kurşun sıkmamıştır. Elenler’e teslim olduktan sonra ethem’in mücadeleye hiçbir zararı olmamıştır. Ethem’in hain olduğunu kanıtlayan bir tek işaret bulunmamaktadır.
* Sonra bilimsel bir hizar makinasının başına geçtim, hizar fabrikası da denebilir, öyle düşünüyordum, tutarsız, kaba olanları, kesip atıyordum. Önce durdurmak üzere hücuma geçtiler ve sonra sustular; ancak, hizarların kütükleri keserken iç yakan bir sesi vardır, hep duydum.
* İnsanlar her gün lahmacunu kolay kolay kabul etmezler. Gerçekten insanlar güzel şeylere layıktır. Ancak Türkiye’nin kapitalizmi, bundan sonraki dönemde işçi ve emekçiye yalnızca lahmacun vaat edebiliyor. Amma bunun da tek başına yetmeyeceğini bilmektedir. Bu yüzden lahmacunla birlikte işçi ve emekçiye, bir de ?öbür dünya’ vaad edecek. Öyleyse, Türkiye, kendi iç dinamiğiyle, daha aşırı bir dinselliğin baskısı altına girecek.(1979)
* Araştırmalarım, beni bu iddianın kaynağına götürmüştür. İsyan sırasında, tkp adına, moskova’daki basit bir basın açıklaması kaynaktır. Bu iddia önce moskova ve sonra da ankara’da benimsenmiştir; moskova, o sırada değerli müttefiki Türk devleti’ni destabilize edecek bir hareketin, zamanın emperyalist lideri londra’ya yarayacağına hükmetmiştir, bu hüküm yanlış değildir. Ancak bu doğru çıkarımdan, istidlal yoluyla, sait’in casusluğuna geçmek, doğru mantık olmamaktadır.
* Hürriyet de, mutlak tanımı imkansız sözcük ve kavramlar arasında ve belki de basında yer alıyor; taşın hem özgür ve hem de esir olduğunu söylemek mümkündür ve bu hürriyetin anlatılmasındaki zorluğa işaret etmektedir. Hareket, istek veya alışkanlığını kaybetmiş katman veya sınıfları, hareket etmedikleri için özgürlükten yoksun sayabilir miyiz; bu nedenle, özgürlüğün bir hareket durumu ve sadece hareket durumu değil, aynı zamanda sınırlarda ve sınırları zorlayan hareket hali olduğunu kabul etmek mecburiyetindeyiz. Dolayısıyla, bir yanıyla öznede hareket isteği ve diğer yanıyla, sınırla çatışma hali yoksa, özgürlüğün varlığını söylemek, sözcüğün olumsuz anlamında, metafiziktir.