Hayattan Bıktığını Anlatan Sözler

Sayfa Konusu: Hayattan Bıktığını Anlatan Sözler, Sıkıldım Artık Sözleri, Hayattan Sıkılmış Sözler, Hayattan Sıkıldım Sözleri, Hayattan Beklentisi Olmayan Sözler, Hayattan Bıkmış Nickler, Hayattan Bıkmış Sözler Uzun
Bu yazımızda hayattan bıkanlara, yaşamaktan usananlara, her zaman dert kederle uğraşıp mutlu olmayı unutanlara özel hayattan bıktığını anlatan sözler başlıklı bir yazı hazırladık. Yaşamak her zaman umutla güzeldir, mutluluk ve neşe içinde geçen bir hayat huzur verir insana ama bazen de hayat sanki bir kişiyi gözüne kestirmiş gibi ona hayatı zindan eder.
Hayattan Bıktığını Anlatan Sözler
Ben senden bıktım hayat, bana çok çektirdin, hep ağlattın bir gün dahi güldürmedin. Var git yoluna biz seninle anlaşamadık.
Hayatta benim yerimde olsaydı, benim gibi yalnız kalsaydı, her gece gözlerinden yaşlar dökülseydi, eminim o da kendinden bıkardı.
Umuda doğru giden her gemim battı, yeni hayallere açılan her kapım yüzüme kapandı, hayattan bıktığımı anlattım kimse anlamadı beni.
Tam hayat pes ediyorum sen kazandın, ben yoruldum gelme artık üstüme.
Bazılarının mutluluğu pazarda satılıyormuş gibi hep mutlu, benim mutluluğum ise karlı dağların arkasında saklıymış gibi zorlu.
Yeni başlayan güne umutla bakacak, hayata gülümseme adım atacak, hayata tutunduğum tek dalım sendin, o dalımı da kırdın.
Hayat her zaman mutlu ve neşeli olana güzel, derdi kederi olana acı ve ıstırap verici.
Neden yorgunsun sorusuna cevap aramaktan ve bunu sormasınlar diye gülümsemekten yoruldum. -Cemal Süreya-
İnsan zamanla yorgun şehirlere dönüyor, terkedilmiş evler, kurumuş otlar, sesiz geceler gibi geçiyor günler.
Yalnızlık çok zor ama huzur vermeyen biriyle yaşamaktan çok daha kolaydır. Bu yüzden hayatı sevmesem de yalnızlığımı seviyorum.
Sevdim çok sevdim sevilmedim, mutlu ettim ama mutlu olmadım.
Çocuk değilim artık, büyüdüm. Biraz yorgun, biraz kırgınım yine de. Yeter artık! Giden yolunu, kalan yerini bilsin sadece. -Sunay Akın-
Söyle be hayat istediğin nedir senin benden, ben senden bir parça huzur istedim onu da çok gördün bana.
Sabah yeni doğmuş, güneşe, güne günaydın diyemeyecek kadar, yeni hayallere giden gemiye binemeyecek kadar yorgunum.
Tepemden tırnağıma kadar, işte o kadar sana kırgınım hayat.
Şu anda çekilmez bir haldeyim. Yorgunum, uykusuz, hüzünlüyüm. Sanki bir şey beni engelliyor ve özgürleşemiyorum. -Franz Kafka-
Tamam! Hayat sen kazandın çünkü ben sana çok şey verdim ama sen benden çok şey aldın götürdün.
Yaşamaktan bıktım artık ne doğan güneş, ne de batan güneş, ne gece kayan yıldızlar, nede geceyi aydınlığa çeviren ay, ne hayatıma girip mutluluk vermeyen, ne de hayatımdan çıkıp giden kişiler hiç umurumda değilsiniz.
Eğer herkesler benim sigaram gibi olsaydı şimdi çok mutlu olurdum. Herkes terk etti gitti beni bir sigaram terk etmedi.
Millet düz yoldan yürürken hayat bizi hep patikalardan, sarp geçitlerden götürdü. Millet mutlu olup gönlünce eğlenirken hayat bizi dert ile kederle uğraştırdı.
Her zaman dönen bir dünyada, hep dönen insanlarla yaşamak çok zor gelmeye başladı.
Kime güveneyim, kime inanayım bilmiyorum. Sevdim sevilmedim, kalbime bir türlü söz geçiremedim. Ama sonunda yanan acı çeken yine ben oldum.
Hayatımda hep yeni sayfa aça aça artık yeni sayfa açmaya korkar oldum. Ya o da eskiler gibi hemencecik kirlenirse.
Tamam, hayat tamam! Sen kazandın ben pes ediyorum. Artık senin sergilediğin bu oyunun kaybedeni ben odum kabul ediyorum.
Boş ver diyorum hayat kendine başka birini bulsun canını sıkacak ama yine canım yanıyor, yüreğim sızlıyor.
Bu hayattan bıktım artık. Her gece yalnızlığıma mahkum olmaktan, çaresizce düşünüp, düşündükçe yanmaktan bıktım artık.
Hayat bizi öyle bir sıkıyor ki, sanki limon sıkıp da suyunu çıkarıyormuş gibi.
İnsan zamanla yorgun şehirlere dönüyor, terkedilmiş evler, kurumuş otlar, sesiz geceler gibi geçiyor günler.
Ey hayat sıkıldım artık senin oyunlarından, senin ikiyüzlü insanlarından, senin yüzüme gülüp arkamdan kuyumu kazan insanlarından sıkıldım.
Ey hayat! Ben bıktım senden, seninle yaşamaktan ama sen bıkmıyorsun benim ile uğraşmaktan.
Hayat küskünüm sana, ne olur sende küs bana, bıktım artık senin sorunlarınla uğraşmaktan, hep derdini dinlemekten yeter artık.
İnsan her zaman hayatının bir döneminde yaşadığı hayattan sıkılır. Bazen sahip olduklarından sıkılır, bazen sahip olamadıklarına üzüldüğünden sıkılır.
Hayatta benim yerimde olsaydı, benim gibi yalnız kalsaydı, her gece gözlerinden yaşlar dökülseydi, eminim o da kendinden bıkardı.
Ey hayat kulağını aç ve beni iyi dinle: “Bıktım artık yaşamaktan, yoruldum artık yorganın altında sessiz ağlamaktan. Bu hayatta bir gün olsun mutlu olamamaktan yoruldum.”
Bazı insanların dünyadan hızlı dönmelerinden, ikiyüzlü kişiliklerinden, karaktersizliğinden yoruldum, usandım. Yaşadığım bu hayattan bıktırdılar beni.
Bazen hayatı yaşamaya başladığınız kişiyle devam edemez hayata, yine aynı kişi sizi hayattan soğutur, bıktırır.
Artık öyle yoruldum ki sadece yaşamış olmak için yaşıyorum. Artık senden hiçbir beklentim kalmadı hayat. Kahkaha atarak gülebilirsin.
Bir zamanlar benimde hayattan beklentilerim vardı. Benimde mavi hülyalarım, ulaşılmaz hayallerim vardı. Artık ne bu hayattan ne de başka birisinden bir beklentim kalmadı, yarına mutlu bakabilmek için bir umudum kalmadı.