Celal Şengör Sözleri

Türk bilim dünyasında önemli bir figür olan Celal Şengör, aynı zamanda yayınları, konferansları ve bilimsel katkıları ile de tanınmaktadır. Boğaziçi Üniversitesi’nde öğretim üyeliği yapmış ve Türkiye’nin yanı sıra uluslararası jeoloji topluluklarında da aktif bir rol oynamıştır.

Celal Şengör Sözleri Kısa

* Hiç kimse her şeyi bilemez.

* İnsan belleğinin sakatlığı unutmaktır.

* Cahille tartışan bilgeler cehalete düşer.

* Ne kadar az bilirsen o kadar çok kızarsın.

* Ben milletime ikiyüzlülüğü yakıştıramıyorum.

* Doğayı korumak, geleceğimizi korumak demektir.

* Jeoloji, doğanın kalbindeki sırları çözmeye çalışır.

* Herkes yalan söyler. Yalan söylemeden insan olamazsın.

* Bu komünistler aynı Müslümanlar gibi. Ben ayıramıyorum.

* Atatürk Devrimleri insan olma projesinin basamaklarıdır.

* Diyalektik, mantık olarak zırva. Zırva. Yanlış falan değil, zırva.

* Dünyanın neresinde din egemen olmuşsa, ahlaksızlık tavana vurmuştur.

* Doğal kaynakları korumak, insanlar için uzun vadeli yararlar sağlar.

* Çevre koruması, insanların yaşam kalitesini artırmak için önemlidir.

* Israrla kötü yönetimleri futbol takımı tutar gibi seçen halklar da var.

* Bilim, insanlar için güçlü bir araçtır ve toplumsal gelişme için önemlidir.

* Bilim gerçeği bulduğunu değil, yanlışı teşhis edip onu elediğini iddia eder.

* Çevre kirliliği, doğanın kalitesini ve insan sağlığını ciddi şekilde etkiler.

* Sayın Süleyman Demirel, benim, zekasına hakikaten hayran olduğum bir adamdır.

* Jeoloji, geçmişimizi anlamak ve geleceğimizi planlamak için önemli bir disiplindir.

* Geleceğimiz, doğanın geleceğiyle iç içe geçmiştir ve bunun farkında olmak zorundayız.

* Zaman, cehalete karşı topyekün savaşma zamanıdır. Bu cehalet en yakınınızda olsa bile.

* Ya bilim yaparak insan olacağız, ya da bilime sırt çevirerek maymunluğa geri döneceğiz.

* Dünya, milyonlarca yıldır değişiyor ve biz insanlar bu değişime uyum sağlamak zorundayız.

* Eğer bu dünya bir gün kıtlık ve sefalet yaşarsa biz insanları din değil, bilim kurtaracak.

* Bilimde başarı, merak ve sorgulama gücüne dayanır. Sorular sormak, bilimin temelini oluşturur.

* Gelecekteki nesillerin doğal kaynakları kullanabilmeleri için bugün doğayı korumak zorundayız.

* Bilim, insanlığın ortak dilidir. Herkes, bilimsel yöntemle dünyayı anlama çabasına katılabilir.

* Bilim, sabır ve tutku gerektiren bir uğraştır. Ancak bu uğraş, insanlığa büyük kazanımlar sağlar.

* Türk halkını ‘gerçek’ ilgilendirmemektedir. Bunun sebebi, yüzyıllardır aldığı ‘inanç’ eğitimidir.

* Bilimin amacı, insanların rahatını ve mutluluğunu artırmak değildir. Bilimin amacı, doğayı anlamaktır.

* İklim değişikliği, bugün dünyamızın en büyük sorunlarından biridir ve herkesin sorumluluğu altındadır.

* Bilim, dünyanın nasıl çalıştığını anlamamıza yardımcı olan bir araçtır. Dünya, buna aldırmadan çalışır.

* Türk halkı geleneksel olarak ordusunu canından çok sever çünkü o ordunun mensupları kendi çocuklarıdır.

* Sürdürülebilirlik, geleceğimiz için hayati önem taşır ve doğal kaynakları kullanırken dikkate alınmalıdır.

* Jeoloji, tarih öğretir. Eğer jeolojiyi anlarsanız, dünyanın nasıl şekillendiğini ve değiştiğini anlarsınız.

Celal Şengör En Güzel Sözleri

* Bizim elimizde bir tek silah var, o da beynimiz. Öğrenme yetimiz. Benim dediğim tek şey: Gelin, öğrenelim…

* Din-bilim diyaloğu olacaksa, ya bilimi adam gibi öğreneceksin, ya bilimden gelen adamlara saygı göstereceksin.

* Gezegenimizin doğal kaynakları sınırlıdır ve bu sınırlılık insanlık için giderek daha fazla sorun oluşturmaktadır.

* Doğa bizi besler, giydirir, barındırır ve tedavi eder; ancak biz insanlar bu hizmetleri her zaman takdir etmiyoruz.

* Bilim, bize gerçekleri söyleyen bir rehberdir. Gerçekleri kabul etmek, bazen zor olsa da, bilimin temel prensibidir.

* Hangi ülkelerde bitiyor toprak? Bizim gibi salak ülkelerde. Erozyonumuza mani olamıyoruz, adam gibi tarım yapamıyoruz.

* Bilim, duygularımıza, arzularımıza ve önyargılarımıza uygun bir şekilde çalışmaz. Doğa, ona uygun bir şekilde çalışır.

* Gelecekteki nesillere bir dünya bırakmak istiyorsak, doğayı korumak ve sürdürülebilir bir şekilde kullanmak zorundayız.

* Jeoloji, zamanın ta kendisidir. Kayalar, tarih kitaplarıdır ve biz jeologlar, bu kitapları okumak için zamanla savaşırız.

Celal Şengör Meşhur Sözleri

* İnsanlar doğal kaynakları kullanırken dikkatli olmalıdır, aksi takdirde kaynaklar tükenir ve gelecek nesiller zarar görür.

* Küresel çevre sorunları, tüm insanlar için ortak bir sorundur ve tüm dünya toplumunun ortak çözümler bulması gerekmektedir.

* İnsanlar doğal afetlere karşı hazırlıklı olmalıdır, çünkü bu afetler hayatımızı ve toplumumuzu ciddi şekilde etkileyebilir.

* Darbe zorunlu ameliyat gibidir. Ameliyat da sevimsizdir ama düşün ki sana diyolar ki bir organını kesicez ama yaşayacaksın.

* Doğal kaynaklar, dünya ekonomileri için hayati önem taşır ve bunların sürdürülebilir bir şekilde kullanılması gerekmektedir.

* Gelecekteki nesillerin ihtiyaçlarını karşılamak için doğal kaynakları etkili ve sürdürülebilir şekilde kullanmamız gerekiyor.

* Doğa, insanları sevindiren ya da üzen bir varlık değildir. Doğa, kendi yasalarına göre işler ve insanların bu yasalara uyması gerekir.

* Bilim, sadece bir meslek değil, aynı zamanda bir yaşam tarzıdır. Bilimle iç içe yaşamak, dünyayı daha derinlemesine anlamamıza olanak tanır.

* Bilgi depolamak, kopyalamak ve nakletmek ne kadar kolaylaşmışsa, bilgiyi silmek veya sahte bilgi ile değiştirmek de bir o kadar kolaylaşmıştır.

Celal Şengör En Çok Beğenilen Sözleri

* Atatürk’ün bize bahşettiği dünyayı hayran bırakan Türk imajının yerine tekrar Osmanlı’nın hasta adam imajı geliyor. Bunun tek nedeni cehalettir.

* Evet, Atatürk bir diktatördü diyoruz. Niçin bir diktatördü? Bu, ilaç almayı reddeden hastaya, tedaviyi reddettiği için ilacı zorla vermek gibidir.

* Jeoloji, insanlığın geçmişini ve geleceğini anlamamıza yardımcı olan bir anahtar gibidir. Geçmişi anlamadan, geleceği doğru şekilde inşa etmek zordur.

* Her konuda haklı olmamız mümkün değildi. Bilim yanlışlamalarla ilerler, o zamana kadar öğrenmiş olduklarımızın yanlışlanmasıyla. Yanlışlananı kabul etmiyorsak, bilimsel ilerlemeyi de kabul etmiyoruz demektir.

* İlk ve ortaöğretimin tepetaklak olmasının nedeni üniversitelerdir. Üniversite hocalığını, aylıklı aylaklık olarak algılayan öğretim üyelerimiz, politikacılarımızla işbirliği halinde Türk yükseköğretimini bitirmişlerdir.

* Bilim insanıyla, uygar insanla, yobaz burada ayrılır: Bilim insanı gerçekten bilmek ister ve bilimin tek kaynağının kendi aklı ve gözlemleri olduğunun farkındadır. Yobaz ise inanmak ister. Onun aklı ve gözleri gerçeğe kapalıdır.

* Toplum, tamamen rasyonel temeller üzerinde gitmiyor. Bunu anlayacaksın, buna anlayış göstereceksin ve diyeceksin ki: ben bu toplumda yaşıyorum. Ezan sesi duymak istemiyor musun? Çan sesi duymak istemiyor musun? Git dağda yaşa yahu.

* Büyük Britanya İmparator­luğu’nun en büyük başbakanlarından biri olan Benjamin Disrae­li’nin dediği gibi, Türk halkı da konforu medeniyetle karıştırarak, artan konforunu, arttığını sandığı medeniyet seviyesinin bir sonucu zannetmiştir.

* Türkiye’de tek bir üniversite dahi olmamasının, gazete ve televizyonların hukuk skandalları ile çalkalanmasının nedeni, insanlarımıza gerçeği aramanın en yüce ideal olduğunu ve onu ancak ve yalnızca aklımızla bulabileceğimizi öğretmemiş olmamızdır.

* Önyargısı olmayan insan boş kafalı demektir; o ana kadar eline gelen verileri değerlendirememiş insan demektir. Buna mukabil ilkel insan, öyle veya böyle edindiği, genellikle ezberlettirildiği önyargılarını gerçek kabul edip onları değiştirmeyen insan demektir.

Celal Şengör Sözleri Uzun

* Biz bütün gezegenlerin fevkalade düzenli hareket ettiğini zannediyoruz. Etmiyorlar; kaotik… Biz bugün zannediyoruz ki bizim bildiğimiz deterministik kurallar, fizik kuralları falan fevkalade çalışır. Hayır çalışmıyorlar; kaotik… Yani bütün kainat bir keşmekeş.

* Her şey değişebilir, her şey tartışmaya açıktır. Ama dinler, Marksistler, Stalin, Hitler bunu kabul etmiyor. Bir tek bilim her şeyi tartışmaya açar. Üstelik onda da amaç, tartışmanın sonucunda doğruyu bulmak değil, ona yaklaşmaktır. Bunu da yanlışları eleyerek yapar.

* Kur’an’ın maksadı insanların kafasını anlamadığı seslerle doldurmak değildir. Bir mesaj vermektir. Atatürk bunun farkında, yaptığı ilk işlerden biri de Kur’an’ı tercüme ettirmek oluyor. Şunu söylemek istiyor aslında: İnanıyor musun? Evvela neye inandığını bil, bunu bilmen lazım.

* Yobazlık bir zihniyettir; cemiyeti geride tutmak, kıpırdatmamak, değiştirmemek, bir kelimeyle yaşatmamak isteyen bir zihniyet. Hiç okuma-yazma bilmeyeninden tutunuz, elinde Garp üniversitelerinin diplomaları olanlara kadar her soydan, her boydan bu zihniyette insan görebilirsiniz.

* Savaş çıktıktan sonra, savaş karşıtlığı yapmak bozgunculuktur. Buna tahammül edilemez. Savaş çıktıktan sonra askerin moralini bozamazsın. Bu adamlar hayatını eyguzelsozler.com ortaya koyuyor, ne için koyuyor? Senin, benim keyfim için… Dolayısıyla bunu tartışmak bu adamın moralini bitirir. Bence tartışılmaması lazım.

* Üniversiteye meslek öğrenmek için gelinmez. Üniversiteye yeni bilgi üretmeyi öğrenmek ve bilgiyi araştırmalarla üretmek için gelinir. Türkiye’de tek bir üniversite dahi olmamasının, gazete ve televizyonların hukuk skandalları ile çalkalanmasının nedeni, insanlarımıza gerçeği aramanın en yüce ideal olduğunu ve onu ancak ve yalnızca aklımızla bulabileceğimizi öğretmemiş olmamızdır.

* Türkiye halkı kravat takar, lüks otomobillerde dolaşır, bikinili hatunları sosyetik plajları doldurur veya şehirlerini şekilsiz gökdelenlerle doldurup oraları yaşanmaz hale getirir, ama tüm bu halk zenginiyle fakiriyle, şehirlisiyle köylüsüyle zır cahildir. Kendi tarihinden habersizdir. Aslında ne dilini, ne dinini bilir, ne geleneklerini tanır, ne de toplumsal değerlerinin evriminden haberdardır.

* Tabiî Müslümanların başarıları sırf coğrafya ile sınırlı kalmamıştı. Denebilir ki jeoloji hariç tüm doğa bilimi dallarında öğretmenleri olan Yunanlıları fersah fersah geçtiler. Teknolojide başardıkları ise bugün bile bizleri hayretler içinde bırakmaktadır. Enfes ve karmaşık su saatleri, sayısız otomatik savaş aletleri, değirmenler, hatta bugünkü fotoğraf makinesinin atası olan camera lucida bile icat ettikleri aletler arasındaydı. Sonra? Sonra Müslümanların başına da Yunanlıların başına gelen geldi! Akıl, vahiy karşısında ikinci dereceye itildi. Din, bilimin önüne geçti.