Ahmet Rasim Sözleri

Ahmet Rasim Sözleri

Ahmet Rasim’in yazıları, realizm ve natüralizm etkileri taşır. Eserlerinde İstanbul’un mahalle hayatını, insan ilişkilerini ve dönemin kültürel dokusunu mizahi ve akıcı bir dille anlatır. Kısa hikâyeler, hatıralar, gezi yazıları ve makaleler kaleme almıştır. İstanbul’un gündelik yaşamını, sokaklarını, insanlarını ve kültürünü canlı bir şekilde anlatan mektuplardan oluşur.

Ahmet Rasim Sözleri Kısa

* Her şey zamanla geçmez.

* İnsan yaşadıkça öğrenir.

* İhtiyarlık ne yaman dert!

* Herkesin sevdası da bir olmaz.

* Öğretmenden korkmayan çocuk okumaz!

* Veresiye içen iki defa sarhoş olur.

* Gençlikte nazar ne kadar keskin oluyor…

* Zaman geçer, bırakır yadigâr eserlerini.

Reklamlar

* Sana geç kalmışsam eğer zaman utansın..

* Şüphe iyi şey değildir, insanı verem eder.

* İnsanın tahammülden ziyade neye ihtiyacı var ?

* Bir kıyafet, bir eda hiç olmazsa hoş bir seda.

* Velveleli hayatlar sessizlikten daima tiksinir.

* Gelecek, heveslerle değil, aklıselim ile düşünülür.

* Bizde siyasete karışmayan, karıştırılmayan ne vardır?

* Dayak atıldığını izlemek de hemen hemen dayak yemektir.

* Her çocukluk kendine has bir renk kartelasıdır aslında.

* Bilmediğim, sonunu kestiremediğim sorulara cevap vermem.

* Ömür bu! Su gibi akıyor. Dalgalanıyor, bulanıyor, duruluyor!

* Avcılık ve av, güzel kafiye aramaktan başka bir şey değildir.

* Ya, yaşanan zamanla avunmak, geleceği düşünmek niçin gerekiyor?

Reklamlar

* Küçük teselliler bile kırık gönüllerde büyük kuvvetler doğurur.

* İnsan sadece dedikoduyla değil, biraz da bilgiyle donanmalıdır.

* Son derece sabırlı ve tahammüllü olmak her mizacın harcı mıdır?

* Bu kadar da olur mu ? Yedi yaşında bir çocuk bu kadar dövülür mü?

* Yarım teselliler bile kırık gönüllerde bütün kuvvetler peyda eder.

* Sonuna kadar sabırlı ve dayanıklı olmak her mizaç sahibinin işi midir?

* Meğer tutku kederle ümit arasında yatıp kalktıkça serpilir, tazelenirmiş.

* Bir gerçeğin altını çizerken kalemi fazla bastırırsanız kağıt yırtılabilir.

* Insan geçmişe üzülür, içinde yaşadığı zamanla avunur, geleceği düşünürmüş…

* Kadın kısmı sokakta gülümseyebilir mi? Ya biri görecek olursa… Sonra ne derler?

* Baskının ne biçim olduğunu anlamak isterseniz haşarı bir çocuğu dikkatle seyredin!

* Hayat, düzgün bir çizgide ilerlemiyor ki gelecekte olacakları kestirmek kolay olsun.

* Renkten bir şey kaybetmemiştik. Çünkü şamar bir suratın iki tarafını da kızartmıştı.

Reklamlar

* Kadınlar hangi biçimde, hangi vücut ölçüsünde bulunursa bulunsunlar, saygıya değerler.

* Çocukluk deyip geçmeyin.. Büyüklük onun fotoğrafının büyütülmesini andıran bir simgedir.

Ahmet Rasim Sözleri Özlü

* Böyle âlemleri görmeli fakat içlerine dalmamak gerek. Gör geç demişler, sür git dememişler.

* İşte insanlık böyle… Karanlık, muzlim, müphem vaziyete girmedikçe: “Ben neredeyim? Demez.”

* Akşamları güneşin batışı, sabahları güneşin doğuşu manzaralarında yine bir güzellik ve saflık var.

* Zamanın değişmesi hükümlerin değişmesini, yaşam tarzının değişmesi de mekânların değişmesini gerektiriyor.

* O bana ‘Yavrum!’ ben ona ‘Anne!’ diyordum. Ne farkı var?  Ben annemden başka neyim ki! Ben oyum, o da ben!

* Acaba sonsuz uykuda istirahat etme, vücuda faydalı mıdır? İhtimal ki ruhun rahata ermesi o vakit mümkün olur.

Ahmet Rasim Sözleri Anlamlı

* Durgunluk ve gevşeklik kaygısız gönüllere hastır. Her kalp, uyku ile istirahat edemez. Her göz geceleri kapanmaz.

* İnsan mektebe gözü kapalı değil, gözü açık gitmeli, değil mi ? Yok, değilmiş! Gözü kapalı gitmeli, orada açılmalıymış!

* İnsanlık, miladın hangi senesine erişirse erişsin daima eyguzelsozler.com tedaviye muhtaç kalacak, her devrin kendisine mahsus bir hapı bulunacaktır.

* Her hayat devrinin geçmişi, şimdiki zamanı, geleceği vardır. İnsan geçmişe üzülür; içinde yaşadığı zamanla avunur, geleceği düşünürmüş.

* İnsan, bahçeye girdi mi, yerden akseden kırmızı renk ile yukarıdan vuran sarı rengin karışımı içinde kalarak kavuniçine benzer bir gelgeç manzaraya dönüyor.

* Köprü, hayır işlerinden biri olduğuna göre, ancak parası olanların vermeleri yerinde bir borçtur. Fakat olmayanlar, hükümetin himmetiyle, parasız geçmelidirler.

Ahmet Rasim Sözleri Tumblr

* Yaz geceleri sıcaklığın hücumundan bıkıp ta Beyoğlu’nun geniş caddelerinde süzülerek Şişli taraflarında ufak ufak esen poyraza göğüs vermekte de bir lezzet varmış

* İnsan gariptir. Hissine en çok tesir eden şeyleri beyninde tekrar eder.Benim de beynimde boyuna renk sedaları dönüyor. Tabir uygunsa, beynim renkli bir şamata içinde bulunuyor.

* Hakikaten muhabbetin merhamete dönüşümü etkileyicidir! İnsanoğlu sevdiği bir şeye merhamet ettiği zaman bütün geçerli yasa ve kuralları unutur. Bu onun heyecan halidir. Uyurgezer olanlar gibi gözü kapalı yürür.

* Küçük bir oda, ufak bir soba, pufla yatak, yumuşak yorgan, içinde ben, dışarıda lapa lapa kar. Ağzımın suyu akar. Hiç durma, yorgana sarıl yat denilen hava dünyada ancak bu kadar şirin olur.Rüzgarın camları zıngırdatması ninni gibi tesir eder. Sobanın çatırtısı gıdıklar.

* Nedir bu güvercin sevgisi? Bir kere Hz. Peygamber’in hicreti sırasında saklandığı mağarada örümceklerin ördüğü bir ağ kenarına yuva kurarak Peygamber Efendimizin gizlenmesine yardım ettiği için mânen makbul bir kuş olarak bilinir. Tasavvufta gönül ve sır ulağı olarak geçer. Makamdan makama haber götürür. Eskiden posta işlerinde kullanıldığı için eski edebiyatımızda öncelikle haberci remzi olarak geçmektedir.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.