Sevgiliye Uzun Mesaj

Sayfa Konusu: Sevgiliye Uzun Mesaj, Sevgiliye Uzun Mesajlar, Sevgilime Uzun Mesaj, Sevgilim İçin Uzun Mesajlar, Uzun Mesajlar Sevgiliye, Sevgiliye Uzun Mesaj Romantik, Sevgiliye Uzun Mesaj Tumblr

Bu yazımızda sizlere sevgilinize gönderebileceğiniz uzun romantik mesajlar hazırladık. Günümüzde normal kelimeleri bile kısaltarak yazanlara inat uzun uzun sevdiğimize duygularımızı anlatacak mesajlar yazdık sizler için.

Sevgiliye Uzun Mesaj

Ne olur sevdiğim beni bu kadar çok özletme, bu kadar çok bekletme. Dayanamıyorum hasretine yüreğimde kor ateş bağrımı yakıp kavuruyor, sensiz geçen her günüm bana zehir oluyor. Tamam, daha fazla özlemeyeceğim, dayanacağım senin yokluğuna diyorum ama yine dayanamıyorum sensizliğe düşüyorum, sensiz geçen zamana yeniliyorum.

Sen benim geçmişimsin, şimdiki zamanımsın ve geleceğim olacaksın sevgilim. Hayalini kurarak yaşadığım yarınlarımın mutluluk planlarının baş mimarisi sen olacaksın. Hayatın tam ortasında merkezinde her zaman hep sen duracaksın. Senin için biriktirdiğim sevgilerimi sana sunacağım, ellerinden tutup gözlerinin içine doya doya bakacağım. Ayrılık mı o da nedir hiç hatırlamayacağım.

Sen her zaman yanımda ol istedim. Çünkü sen olmayınca ben eksik kalıyorum. Yanımda ol eksik yalan yanımı tamamla, seninle mutlu olmak istiyorum. Senin olmadığın bir dünyada nefes dahi almak istemiyorum. Yani sevdiğim eğer sen varsan benim hayatımda ben de varım, sen yoksan yaşamamın bir anlamı yok.

Çocukluğumdan beri düşlediğim, çocuk ruhumla içimde büyüyen, bir hayalim vardı bana yetmeyen. Hayal etmeye doyamadığım, her zaman istediğim, hep düşündüğüm en büyük hayalimdi senin ellerini tutmak gözlerine bakmak ve seni seviyorum diye haykırmak. Geceleri yalnızlığımı süsleyen tarifsiz mutluluğum, sen yolumu aydınlatan ay ışığım, derdimi paylaştığım dert ortağım ol istedim.

Senden ayrılırken baktığın o bakışı yüreğime bir bıçak gibi saplandı. Senden ayrılmak senden uzaklaşmak ölüme gitmek gibiydi. Sessiz ve çaresiz. Ben şimdi senin olmadığın bu şehirde nasıl yaşayacağım, sensiz nasıl güleceğim, oturup muhabbet edeceğim. Bana boş ver zamanla alışırsın demesinler, zamanla değil asırla da olsa ben sensizliğe asla alışmayacağım. Senin olduğun bu şehir bana bir sürgün, bir ölümdür.

Bir sevda bizimkisi, hayır hayır bir sevdadan daha öte bizimkisi, mutluluklarımız var bizim tarifi mümkünsüz, özlemlerimiz var her özlediğimizde yüreğimizin yandığı, hayallerimiz var dünyayı saran. Ve bizim dünyayı kıskandıracak bir sevgimiz var.

Seni özlediğim zaman kalbime bir çizik atıyorum. Sen her aklıma geldiğinde uzaklara bakıyorum gözlerim doluyor, yüreğim yanıyor. Senden uzakta yaşamak çok zor sevdiğim, senin yanında olmak seninle zaman geçirmek varken senden uzakta yaşamak ölüm sürgününe gönderilmiş gibi. Ama senin için ölüme dahi arkama bakmadan yürürüm. Ölüm dahi güzeldir seni severek ölmek, senin için ölmek.

Gülmek, mutlu olmak, eğlenmek bu kelimeleri lügatimden çıkardım artık sen gelene kadar. Sen olmayınca gülmek sadece yüz hatlarının değişmesi, mutlu olmak rol yapmaktır benim için. Çünkü sen olmadan ben nasıl mutlu olabilirim ki, senin gülmediğin yerde ben nasıl gülebilirim ki. Sen gittikten sonra ben hiç kendimi toplayamadım. Seni düşümdüm, beni düşümdüm, bizi düşündüm. Aşkımızı düşündüm, yarınlarımızı düşündüm. Seni sevmek kadar özlemekte güzeldir, beklemekte güzeldir sevgilim. Ben seni değil bir ay, değil bir mevsim, değil bir yıl, bir asır bile bıkmadan usanmadan beklerim.

Seni tanıdığım gün benim için takvimin en güzel yaprağıydı. O gece hiç uyuyamamıştım sevgilim. Gece sürekli söylediğin kelimeleri tekrar ettim durdum. Yüz hatların canlardım yeniden, o güzel gülüşünü, sesinin insanı mutlu eden, heyecan veren tınısını düşündüm. Sonra birden içime bir korku düştü ya beni sevmezse, ya bana ilgi duymazsa diye. Ama şimdi kaygılarımın yersiz, korkularımın gereksiz olduğunu anladım. Çünkü biz birbirimiz çok sevdik, çok seviyorum ve çok seveceğiz. Bizim sevgimiz hep anlatılacak dillerden dile, herkes bizim gibi birbirini sevmeye çalışacak ama asla başaramayacaklar bu kadar büyük bir sevgiye ulaşamayacaklar.

Türev tanem, bir tanem, bir sigma işareti kadar kıvrak bir Pi sayısı kadar sonsuzsun sevgilim. Sana olan sevgim limitlerin sonsuzluğuna ulaşıyor. Bir bakışın kalbimde matris kadar derin etkiler yapıyor. Kalem gibi kaşların, trigonometri gibi karışık saçların, tebeşir kokusu gibi burnumda tütüyor. Çarpanlara ayrılmayan denklemler gibi nazlanma. Senden mektup almak inan integral almaktan daha zor. Bilinmeyenlerimiz farklı olsa bile polinomlar gibiyiz. Eğer böyle devam ederse seni keşfedilmemiş dizi kuralları ile izleyeceğim. Seninle bir daire olalım. Merkezde ben, etrafımda eşit uzaklıklarda sen. Nereye bakarsam seni göreyim. Üzüntülerimiz teğet, sevinçlerimiz kiriş olsun. Birbirimize o kadar yakın olalım ki, yarıçaplarımızın limiti sıfıra yaklaşsın. Şu anda y=ax^2+bx+c parabolünün iki ayrı kolu isek de bir gün tepe noktasında buluşacağız. Sana bir sinx eğrisi gibi sürekli “k” sabiti kadar bağlıyım. Hiçbir parantez bizi ayıramaz.

Senden bir mektup bekliyorum önce selam eder diye değil de seni seviyorum diye başlayan ve seni çok seviyorum diye devam eden, seni çok çok seviyorum diye biten. Ucu yanık olmasın, kalbi yanık olsun, baktığın gözlerin bana baksın. Bana senin kokunu getirsin, kalem tutan ellerini yüreğime dokundursun. Sen koksun sadece sen. Ne okumaya kıyayım, ne de okumaya doyayım. Bir mektup gönder bana seni anlatan, sevdiğimi anlatan, aşkımız anlatan bir mektup. Günlerdir gözüm yollarda postacı bekleyeyim. Postacıyı gördüğümde bir çocuk gibi sevineyim. Kokunun sindiği mektubu vasiyetim olarak saklayayım.

Benim senden önce kırıklar içinde umutsuzca yaşayan bir kalbim vardı. Hiç kimseye güvenmeyen, kime güvendiyse ihaneti yiyen sahipsiz kimsesiz bir kalbim. Sen geldin hayatıma hoş geldin. Öyle bir girdin ki hayatıma yaşadığım tüm her şeyi, kim olduğumu, yaşayıp yaşamadığımı dahi unuttum. Zaman kavramı değişti, geçmek bilmeyen zaman yetmez oldu, gündüzler sürekli geceyi kovalayıp durdu. Kırık kalbimin sahibi oldun, gönlümün sultanı ömrümün tek sahibi oldun. Seninle yaşadığım her günüm öyle değerli ki, bir gününe dahi asla paha biçilemez. Seninle yaşamak, sana bakmak, seni özlemek aşkın ta kendi sevgilim.

Ben senin ismini dağlara yazmadım çünkü kışın kar yağarsa kapanır diye, ben senin ismini yollara da yazmadım çünkü ismini herkes görür seni sever diye, ben senin ismini kimsenin göremeyeceği, üzerini hiçbir şeyin kapatamayacağı, ömrümün sonuna kadar duracağı kalbime yazdım, kazıdım sevgilim. Ben seni öyle sevdim ki sensiz aldığım nefes bana haram. Ben seni bir ilkbahar sabahında sevdim ve sonsuza kadar da seveceğim.

Bu sabah bana günaydın dedin ve bir öpücük kondurarak uyandırdın. Mutluluk kahvaltımızı beraber göz göze yaptık. Ben senin çayına şeker oldum, sen benim çayıma bal oldun. Kahvaltıdan sonra kanepede sen omuzumda kısa bir gün planı yaptık. Önce dışarıya çıkıp sahilde dolaşacaktık, sonra oradan sinemaya gidecek, sinemadan çıkınca manzarası sen olan bir yerde yemek yiyecek sonrada aşk yuvamızda döneceğiz. Evet, sevdiğim seninle bir günümün hayali böyle her günümün hayalini anlatmak isterdim ama buna ne kalem yeter ne de kağıt.

Ne olur sevdiğim beni bu kadar çok özletme, bu kadar çok bekletme. Dayanamıyorum hasretine yüreğimde kor ateş bağrımı yakıp kavuruyor, sensiz geçen her günüm bana zehir oluyor. Tamam, daha fazla özlemeyeceğim, dayanacağım senin yokluğuna diyorum ama yine dayanamıyorum sensizliğe düşüyorum, sensiz geçen zaman yeniliyorum. Ne olur gel artık gel de dinsin bu hasret, dinsin bu ateş. Gel ellerimden tut, gözlerime bak seni seviyorum de. Sensiz geçmeyen zamana inat birlikte geçirelim o güzel günleri, geçmesin artık sensiz bir günüm dahi. Takvimimden hiç yaprak yırtmıyorum artık, çünkü o geçen günler benim değil, onların zamanın benden çaldığı seni benden götürdüğü anların yaprağıdır.

Sana bir şiir yazdım hep seninle başlayan seninle biten, senin için şarkılar söyledim hep seni seviyorumla başlayan seni çok seviyorumla biten. Sana mutluluğun en güzel resmini yaptım senin mavi gözlerinle, ipeksi saçlarınla aynı. Söyle sevgilim senin için ne olayım söyle şair mi, ressam mı, müzisyen mi? Ne istersen onu olayım yeter ki sen her zaman benim ol. Her zaman benim yanımda dur gitme artık.

Şimdi ne yapıyorum merak ettin mi sevgilim. Her zaman yaptığım şeyleri düşünüyorum yine seni düşünüyorum, yine yeniden seni seviyorum.